‘Samast’ı Samsun’a İstanbul Polisi Getirdi’

[ A+ ] /[ A- ]

Zeynep KURAY
BirGün Gazetesi

Gazeteci Hrant Dink cinayetinin perde arkası halen çözülmezken, tam 4 yıl sonra BirGün’e konuşan ve Dink cinayeti döneminde Samsun İl Jandarma Komutanlığı’nda görevli olan bir üst düzey askeri yetkili, cinayette İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün ihmali ve cinayetteki karanlık ilişkilerin ipuçlarını açıkladı.

Samsun İl Jandarma Komutanlığı’nda görevli askeri yetkili, ”Cinayetten sonra Ogün Samast’ın bindiği otobüste oturduğu koltuğun önünde, yanında ve arkasındaki koltuklarda İstanbul Emniyeti’nden sivil polisler vardı. İstanbul’dan itibaren adım adım izlendi” dedi.

Türkiye 19 Ocak 2007’de, sosyalist Ermeni gazeteci Hrant Dink’in İstanbul Halaskargazi Caddesinde, yayın yönetmenliğini yaptığı ve sahibi olduğu Agos gazetesinin önünde öldürülmesiyle sarsılmıştı. Başlangıçtan itibaren cinayetin Ogün Samast adındaki şahıs tarafından işlendiği belirlenmiş, ama Samast’ın ardındaki güçler bir türlü aydınlatılamamış, dava sürecinin geldiği son aşamada ise mahkumiyet kararı verilenler 3 kişiyle sınırlı kalmıştı. Bu arada gündeme gelen çeşitli iddialar arasında, o dönem İstanbul Emniyet Müdürü olan Celalettin Cerrah’ın ve İstanbul polisinin cinayetteki “ihmali” çokça tartışılmış, ancak müfettişler tarafından yapılan soruşturma sonucunda aklanmışlardı.

İstanbul polisi Samast ile yol arkadaşı

Güvenliği açısından isminin açıklanmasını istemeyen bir jandarma görevlisi, Samast’ın Samsun Otogarı’nda yakalandığı sırada kendisinin de Samsun İl Jandarma Komutanlığı’nda görev yaptığını belirtti. Otobüste Samast’ın oturduğu koltuğun önünde, yanında ve arkasındaki yerlerde İstanbul Emniyeti’nden sivil polislerin bulunduğunu söyleyen jandarma görevlisi, bu polislerin Samast’la birlikte İstanbul’dan Samsun Otogarı’na kadar geldiklerini açıkladı. Katil Ogün Samast’ın cinayeti işlediği gün İstanbul’dan tutuklanacağı Samsun’a kadar polis takibinde geldiğini belirten Jandarma Görevlisi, “Samast’ın oturduğu 21 no’lu koltuğun önünde arkasında ve yanında oturan kişiler İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı sivil polislerdi” dedi. Trabzon istikametine doğru giden otobüsün Samsun yeni otogara uğradığını ve yeni otogar Samsun’un dışında olduğu için oranın güvenliğinin İl Jandarma Komutanlığı’na ait olduğunu anlatan Jandarma görevlisi, “Otobüs durup kapısı açıldığı zaman, Samsun İl Jandarma komutanlığına ait personel otobüse bindi ve söz konusu şahsı eliyle koymuş gibi yakaladı. Hangi koltukta oturduğunu biliyorlardı” diye açıkladı. Kendisinin de o dönem Samsun İl Jandarma Komutanlığı’nda olduğunu belirten jandarma görevlisi, söz konusu sivil polisleri bizzat gördüğünü ifade etti.

Samast’ı neden İstanbul’da tutuklamadılar?

Alanın ve bölgenin İl Jandarma Komutanlığı’na bağlı olmasına rağmen Ogün Samast’ın otogardaki karakoldan Jandarma Komutanlığı’na değil, İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüğünü belirten Jandarma görevlisi, orada jandarma astsubayların Samast ile birlikte poz verip fotoğraf çektirdiğini söyledi. İl Emniyet Müdürlüğü’nde Türk bayrağı eşliğinde Samast ile hatıra fotoğrafı çektiren astsubayların bundan dolayı değil, fotoğraflar basına sızdığı için sürüldüklerini belirten görevli, “Ancak İstanbul’dan beri Samast’ı takip eden İstanbul polisi hiç sorgulanmadı. Şimdi size soruyorum: İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı sivil polisler madem ki Samast’ı İstanbul’dan beri takip ediyordu. Onunla aynı otobüse bindiler, Samsun’a kadar geldiler de, neden cinayetin işlendiği İstanbul’da tutuklamadılar? Cevabı çok basit. Çünkü İstanbul Emniyeti cinayetin sorumluluğunu üzerinden atmak istedi. Olayı saptırmaya çalıştı. Ogün Samast olayından ötürü İstanbul Emniyet müdürlüğünden herhangi bir komiser, emniyet müdürü, polis açığa alındı mı? Yok” dedi.

Çetin: Şaibeler İstanbul emniyetini işaret ediyor

Hrant Dink’in cinayetiyle ilgili sivil polislerin Samast ile birlikte İstanbul’dan Samsun’a eşlik ettiği açıklamasından sonra konu hakkında açıklama yapan Dink Avukatları’nda Fethiye Çetin, jandarma görevlisinin bu beyanın baştan beri kendi kuşkularını doğruladığını vurguladı. Kamera görüntülerinden cinayete yardımcı olan bir takım insanlar olduğunun açıkça görüldüğünü ifade eden Avukat Fethiye Çetin, “Bugüne kadar üzerine çokça gitmemize rağmen kim oldukları açığa çıkartılmadı. İkincisi cinayet mahalline bakan ve cinayete kanıt sayılan kamera görüntüleri İstanbul Emniyeti tarafından kaybedildi. Şimdi iki şey üst üste geldi bir, emniyet görüntülerde çok belirgin olarak görünen kişileri araştırmıyor, bulmuyor ve birtakım görüntüler özellikle emniyette kaybediliyor. İlk iki delili ele aldığımızda bile, şu kuşku açıkça bu görüntülerde ki kişilerin açığa çıkartılması istenmiyor. Kaybedilen görüntülerde kamuoyunun görmesinin istenmediği görüntüler var. Kuşkular ve şaibelerin tümü İstanbul Emniyetini işaret ediyor” diye konuştu.

Jandarma görevlisinin açıkladığı bilginin, İstanbul Emniyeti bu kuşkuları doğruladığını belirten Çetin, haberi davaya bakan savcılara bir suç ihbarı olarak sunacaklarını duyurdu. Şu ana kadar yaptıkları tüm çalışmaların mahkemeye sunulduğunu hatırlatan Çetin, “Bu çalışmaları araştıracak olan savcılardır. Ancak orada her şey ortaya çıkar. Bu nedenle bu beyan veren jandarma görevlisinin yapacağı ilk iş bu beyanın ciddiye alınması için savcılara bu hususta ifade vermektir.