Duvara Asılı Umutlar

[ A+ ] /[ A- ]

Aris Nalcı
Birgün Gazetesi

Nar’ın tanelerini saydınız mı hiç? Ben bu yazıyı yazmadan önce ben sizin için saydım. ??? tane.

Nar ve kayısı Ermeniler için iki önemli meyvedir. Biri içerdiği tanelere bakacak olursanız oldukça küçük bir kabukta onca fazla lezzeti topladığı için Nar, diğeri de ağacından Ermenilerin duygularını en iyi ifade ettiği duduk enstrümanının yapılığı kayısı.

Bu iki meyve Ermeni toplumunun ruh halini de özetler.

Tanelerini tek tek yediğinizde ağzınızda mayhoş bir tat bıraksa da tamamını kaşıklamadıkça alamazsınız yediğiniz Nar’ın tadını.

Bir de her yılın ilk günü işyerlerine bereket getirsin diye işyerlerinde kapının hemen ardında patlatılan Narlar vardır. Taneleri her bir yere dağılır. Yer kıpkırmızı boyanır. Ama olsun ufak taneleri koltuk altlarına, sehba ve masa diplerine kaçsa da berekettir o.

AKRABAMI NEDEN ARIYORUM?

1996 yılından bu yana Agos gazetesinde yayımlanan Akrabamı Arıyorum’ başlıklı ilanlar da işte bu dağılan nar taneleri misali yakınlarını arayan ailelerinin hikâyelerini anlatıyor. Aranan bazen bir anneanne bazen bir ağabey, bazen bir komşu bazen de bir askerlik arkadaşı. Hatta babasının eski dönemden ortağı olduğu bir arsayı mirasçılarına geçirebilmek için köyündeki Ermenileri arayan avukatlar bile var.

10 yıldır gazetenin bazen ilan sayfalarında bazen de okur mektupları arasında yer alan bu ilanlar bu ayın ilk günlerinde Galata sokaklarına taşındı.

Galata Görünürlük Projesi kapsamında gerçekleştirilen bir performans olarak tasarlanan ancak etkinliğin kimliği sebebiyle dünyanın farklı kentlerine yayılan performans eylem 3 Kasım’ı 4 Kasım’a bağlayan gece Hadig ve Nor Zartonk adlı inisyatiflerin girişimleriyle gerçekleştirildi. İlanları belediyenin temizlik işçilerinden kurtarmak için gecenin bir yarısı ellerinde yapışkanlı bot kağıtlarıyla çıkan gençler Galata sokaklarına akrabalarını arayan insanların feryatlarıyla doldurdu.

19 Ocak’ta Hrant Dink’in aramızdan ayrılışının ardından bir araya gelen Hadig ve Nor Zartonk adlı bu iki inisyatif 2006 yılında benim tarafımdan denemesi yapılan Akrabamı Arıyorum’ projesini bu yıl uluslararası bir platforma da taşıdı. Fransa, Almanya ve Beyrut’ta gönüllü gruplar oluşturularak Arapça, Fransızca ve Almanca’ya da tercüme edilen ilanlar aynı gece bu ülkelerdeki eylemcilerin ellerinden otobüs duraklarına, duvarlara ve hatta elektrik direklerine yapıştırıldı.

Köklerini bulma ihtiyacı herhalde en çok da köklerinden zorla koparılan insanlar için önemli olmalı. İşte bu vesile ile yıllar önce Agos aracılığı ile başlayan bir toplumsal kampanya bu kez gündelik hayata dahil olma şansı yakaladı.

Proje bu kez bir günlük bir ‘etkinlik’ olmaktan çıkararak uluslararası çapta büyüdü. Akrabamı Arıyorum bir internet sitesiyle de destekleniyor şimdi: www.akraba-miariyoram.com

Verdiğiniz ilanlar zamanla Fransızca, Almanca ve Arapçaya tercüme edilerek farklı ülkelere de yayılıyor. Afişler sadece Galata sokaklarını değil, Almanya, Fransa ve Lübnan’daki otobüs duraklarını ya da elektrik direklerini de süslüyor.

GERÇEĞİ GÖRÜNÜR KILMAK…

Akrabamı Arıyorum projesinin amacı, içinde yer aldığı Görünürlük Projesi’nin amaçlarıyla paralel: Görünür olmak.

Ancak bu göreceli görünürlüğe farklı bir açıdan bakıyor bu proje. Sokaklara verdiğimiz ilanların sayısı ne kadar çok olursa olsun, o ilanla akrabana ulaşma umudun belki de yüzde 1. Ama zaten o yüzde ı’lik umut, insanları akrabalarını aramaya iten güç. Dolayısıyla da birilerini bulmaktan öte, başka bir düşünceye dikkat çekiyor bu ilanlar. Bakın ‘birileri hâlâ akrabalarını arıyor’u vurguluyor. Belki de bazı ortak acıların kalıntılarını tarih sayfalarında değil bu projedeki ilanlarda aramak gerekir.

Mayranuş Asaduryan’ı arıyorum

Kızlık soyadı Mayranuş Asadourian olabilen, eğer çocukları ve torunları varsa sizlerden cevap bekliyoruz… houry_17@hotmail.com Lübnan’dan Houry

Ekrem’i arıyorum

Elif Görgün’ün 18 Kasım 2007 yazısında adı geçen ‘Ekrem U’nun Elazığ’ın Tadım köyünde doğmuş ve Maden ilçesinde yaşamış olan Yeğsapert Tumasyan’ın (Tomas-yan) validemin tarafından akrabası olduğumu düşünüyorum. Anneannem Elazığ’ın Tadım köyünde doğmuş ve soyadı Tomasyan’mış ve amcası kızı olan kişi Maden’de yaşıyordu. Ayrıca bu Maden’de yaşayan hanımın Elazığ’ın Balca köyünde yaşayan kızkardeşi vardı. Eğer bu kişileri tanıyorsanız, uzaktan akrabalığımız var ve bilgi için temasa geçin. Simon Manoyan Chicago/USA

Anneannemin akrabalarını arıyorum

Anneannemin akrabalarını arıyorum. Anneannem Ermeni kökenli; Müslüman olduktan sonra adı Behiye Yıldırım oluyor. Müslüman olmadan önceki adı Asfet olarak geçiyor nüfus kaydında fakat Ermenicede böyle bir ad olmadığını öğrendim. Nüfus kayıt örneğinde anneannemin baba adı Kirebet anne adı Eskim yazıyor. Anneannem 1901 Erzurum doğumlu. Dedem nüfus müdürü Ziyaeddin Yıldırımla evleniyor. Mardin’in ilçelerinde yaşıyorlar. Kızıltepe, Nusaybin, Silopi… 1994 yılının ocak ayında vefat etti. Anneannem benim için çok kıymetliydi. Yaşarken kardeşlerini ne kadar özlediğini anlatırdı hep. Anneannemin akrabalarını bulmayı onlarla tanışmayı çok istiyorum. melikear@gmail.com Melike Arslan/Ankara