Agos.com.tr
Elisabeth Maria Pıçakçı, aynı çarşıda çalıştıkları kadın esnafın kendisine yönelik etnik ayrımcılıkta bulunduğu gerekçesiyle TBMM’ye şikayette bulundu. Irkçı hakarete maruz kalan Pıçakçı bu sözlü saldırının ilk olmadığını kaydederek, ailesinin ve kendisinin can güvenliğinin tehlikede olduğunu söyledi. Pıçakçı, ne savcılığa yapabildiği suç duyurusundan, ne de karakola önlem alınması için yaptığı başvurudan sonuç alabildiğini belirtti.
Hülya Karabağlı’nın T24’te yer alan haberine göre, kendisi ve ailesinin can ve mal güvenliğinin tehlikede olduğunu anlatan Pıçakçı, ticari hayatında nefes aldırmayan Türk kadın esnafın çarşının ortasında “Şerefsiz Ermeni Köpekler” diye bağırdığını söyledi. Pıçakçı’nın savcılığa yaptığı suç duyurusu ile önlem alınması için karakola başvurusundan istediği sonucu alamadığı dikkat çekiyor.
Adalet Bakanlığı, konuyla ilgili bilgi isteyen komisyona, davaya konu olan hususların savcılık yetkisi ve takdirinde olduğunu bildirdi. Savcılığın, ise dosyaya konu olan hususlarda kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdiği anlaşıldı.
10 yıldır Marmaris’te yaşıyor
Elisabeth Maria Pıçakçı ve ailesi hakkında bilgiler dilekçesinde yer aldı. 10 yıldır Marmaris’te yaşıyor. Ermeni-Hristiyan Türkiye vatandaşı. Gürcistan vatandaşı ile evli. İki çocuk annesi. 2009 yılında “Elisabeth Silver” adıyla açtığı mağazada hediyelik eşya satıyor. Hakkında suç duyurusunda bulunduğu kadın da aynı işi yapan dükkan açıyor.
Etnik ayrımcılık
Pıçakçı, Meclise gönderdiği ‘etnik ayrımcılık’ dilekçesinde, diğer iş yeri sahibi Türk kadınının müşterilerini rahatsız ettiğini, bunun üzerine eşiyle birlikte ‘neden bizimle uğraşıyorsun’ dediklerini, bunun üzerine, “Şerefsiz Ermeni köpekler” diye çarşının ortasında bağırdığını anlattı. Bunun ilk etnik hakaret olmadığına dikkat çeken Pıçakçı, esnafın, vatandaşların kışkırtılmaya çalışıldığını söyledi.
24 saat kamera ile gözetleme
Pıçakçı’nın, Meclis’e başvurmasına neden olan kişinin, Ermeniler aleyhinde kışkırtıcı tavrını sürdürdüğü, Elisabeth’in Gürcistanlı eşi Elvar’ın kaçak çalıştırıldığını öne sürülerek defalarca Marmaris Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Daire Başkanlığı’na gitmek zorunda kaldığına dikkat çekildi. Dilekçede, Elisabet Maria’nın yargı yoluna başvurmasına rağmen, etkin bir müdahale yapılmadığı da vurgulandı. Dilekçede, söz konusu kişinin dükkanına güvenlikle ilgisi olmayan bir kamere yerleştirdiği, 24 saat boyunca Elizabeth Maria Pıçakçı’nın dükkanını gözetlediği vurgulandı.
Ayrımcılık iddiasını kovuşturmaya yer yok
Dilekçe Komisyonu, Pıçakçı’nın Haziran ayındaki dilekçesini Adalet Bakanlığı’ndan da yanıt gelince 31 Temmuz’da karar yaptı. Adalet Bakanlığı, dava dosyası hakkında öne sürülen hususların yargı yetkisi ve takdir hakkı kapsamında olduğuna dikkat çekerek bakanlıkça yapılan bir işlem bulunmadığını söyledi. Şüpheli M. D. hakkında ‘özel hayatın gizliliğini ihlal etmek’ suçundan yürütülen soruşturmada Marmaris Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdiği belirtildi. Bakanlık, şikayetçinin ‘ayrımcılık’ iddiasını da kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karara bağladığı anlaşıldı.
Bakanlık: Delilleri değerlendirme yetkisi savcılığın
Dilekçe komisyonu, 31 Temmuz’da yayınlanan kararın bir örneğini Elisabeth Maria Pıçakçı ve avukatına gönderdi. Kararda, “Soruşturamaya ilişkin taleplerin ilgili cumhuriyet başsavcılığınca yapılması gerektiği, cumhuriyet savcısının delileri değerlendirme ve takdir yetkisi hususunda bakanlıklarınca yapılacak bir işlem olmadığı” denildi.