Hemşinli Kimliğinin Kuş Bakışı Bir Fotoğrafı

[ A+ ] /[ A- ]

İsmail Güney YILMAZ

Kökler

Hemşinli halkının kökeni, Erzurum’un kuzey bölgelerinde yaşayan “Amatuni” adlı Ermeni topluluğuna dayanır. MS 788’de Araplar’ın zulmünden kaçarak, Hamam adlı prenslerinin önderliğinde Lazistan sınırları içinde bulunan Kaçkar Dağları’nın kuzey yamaçlarına 12 bin kişilik bir grupla yerleşirler. Hemşin adı da, prens Hamam’dan gelir, Hamam+şin (Ermenice; yer) yani Hamam’ın yeri…

Hemşinliler zamanla yerleştikleri bu bölgelerden daha da aşağılara hatta sahile çok yakın bölgelere inmiş olsalar da, yaylacılık özelliklerini hep korumuşlar. Tamamen, yarı yarıya ya da sırf “turistik” biçimde de olsa pastoral yaşamlarını bir şekilde sürdürdüler. Örnek vermek gerekirse, Pazar’daki Xaç’ap’it’ köyü sahile çok yakın olsa da, bu köyde yaşayan Hemşinliler her yaz Hemşin’deki yaylaları ziyâret ederler.

Coğrafya, Kimlik ve Kültür

Hemşinliler, Rize’nin Hemşin ilçesinde nüfusun tamamını oluştururlar. Bu ilçe dışında Çamlıhemşin’in de neredeyse yarısına yakını Hemşinli’dir ve nüfusun geri kalanını Lazlar oluşturur. Hemşinliler, Lazlar’ın çoğunluk nüfus oluşturduğu Pazar, Ardeşen, Fındıklı ve Hopa’da da en önemli azınlık halktır. En önemli nüfus Pazar (%20 ?) ve Hopa’da (%30 ?) yaşar, Fındıklı’da çok daha az bir Hemşinli nüfusu barınır (%10 ?), Ardeşen’deyse çok çok küçük bir azınlıktır Hemşinliler (%5 ?). Çayeli’nin de iç bölgeleri de, çok önemli bir Hemşinli yerleşimidir. (Raşot vâdisinin tamamı ve Senoz vâdisinin bir bölümü)

Lazlar, bu ilçenin kıyı halkına “Pontoslu Rum” anlamında “Xorumi”, yukarı kesimlerindeki halkına “Hemşinli Ermeni” anlamında “Sumexi” adını verirler. Bunlar dışında İkizdere’nin dağlık kesimlerindeki sekiz Hemşinli köyünü ve Borçka’daki küçük Hemşinli nüfusunu da sayalım. (Artvinliler’in kendi tahminlerine göre Borçka’nın %60-70’i Gürcü, %20-30’u Laz ve %10’u da Hemşinli’dir.)

Bu saydıklarımız dışında Araklı’da on ve Arsin’de iki muhacir Hemşinli köyü var. Bu köy halklarının, İslamlaştırma döneminde Hemşin’den göç ettikleri fakat batıya göç eden diğer Hemşinliler’in tersine Müslümanlığı zamanla benimseyip, yörede kaldıkları tahmin ediliyor. Erzurum’un Tortum ve İspir (Tortum’a göre daha az) ve Sakarya, Düzce, İzmit, Akçakoca ve Bursa’da, yine genellikle Laz köylerine komşu ya da Lazlar’la iç içe bir şekilde muhacir Hemşinli köylerinin olduğunu da belirtelim.

Ermenilik bağlantısı, dil erozyonu, tarihin nisyanı ve göçler sebebiyle Hemşinli kimliğinin son derece girift ve araştırma, inceleme açısından son derece sıkıntılı bir kimlik olduğunu ilk başta söylemek zorundayız. Fakat ana hatlarıyla ele aldığımızda Türkiye’de Hemşinliler iki ana gruba ayrılırlar; Batı Hemşinlileri (Pazar, Hemşin, Çayeli, Çamlıhemşin, Ardeşen, Fındıklı, İkizdere) ve Doğu Hemşinlileri (Hopa ve Borçka). Hemşinliler’in bir büyük grubu daha vardır (Kuzey Hemşinlileri) ancak onları “Dış Hemşinliler” bölümünde inceleyeceğiz. Batı Hemşinlileri
de ayrıca kendi içlerinde gruplara ayrılıyorlar; Baş Hemşinliler (Çamlıhemşin), Pazar Hemşinliler (Pazar, Hemşin) ve Abu Hemşinliler (Fındıklı).

Batı ve Doğu Hemşinlileri arasında en önemli ayrım elbette dil ayrımıdır, bunun da temeli Batı Hemşinlileri’nin Hemşince bilmemesi durumudur. Biz bu dil meselesini de ilgili bölümde ele alacağımız için burada diğer ayrımlara değinelim. Bu iki grubu birbirinden farklılaştıran en önemli ayrım noktaları şunlar; Batı Hemşinlileri’nde kadınlar “puşi” denen ve sembol olarak görülen başörtüsünü bağlar, Doğu Hemşinlileri bunu bilmez. Batı Hemşinlileri özünde bir Ermeni Apostolik Aziz Yortusu olan Vartivor’u hâlâ kutlar -dinî içeriğinden soyutlanmış olarak tabiî-, Doğu Hemşinlileri ise bu bayramı kutlamazlar. Batı Hemşinliler için ulusal çalgı tulumdur, Doğu Hemşinlileri içinse tıpkı Ermenileri’in “duduk”u gibi kaval. Tulum, tulumla şarkı söylemek, horon oynamak Hemşinli kültürüne bu kadar işlemiş olmasına karşın, Doğu Hemşinlileri’nin bu enstrümanla pek ilgilenmemesi son derece şaşırtıcı bir vak’adır. -bu durumı daha iyi anlayabilmek için Vova adlı albüme kulak verilmelidir- Ayrıca burada belirtelim ki her iki grup birbirlerinin horonlarını bilmezler kezâ bu iki grubun zâten birbirleriyle bir temasları ve iletişimleri söz konusu değildir. Lazlar, Batı Hemşinliler’in horonlarını bilir ve severek oynar; ancak Hemşinliler Laz horonlarına ilgi duymamaktadırlar. Bu ilgisizlik durmu her iki grup için de geçerlidir.

Batı Hemşinlileri de, Doğu Hemşinlileri de genel ve geleneksel olarak Ermenilik bağlantısından rahatsız olur ve bunu kabul etmezler. Bilhassa Batı Hemşinlileri, Fahrettin Kırzıoğlu’nun 70’lerin başında yazdığı, Muzaffer Arıcı adlı şahsın yaymaya çalıştığı kof, uyduruk ve komik iddialara dayanarak kendilerini köken olarak Türk de görürler. Bu Türkleştirme kitapları her ne kadar Lazlar’la ilgili yazılmış olsa da, Hemşinliler’le ilgili küçük notlar da barındırıyordu, Lazlar bu iddiaları önemsemezken, Hemşinliler’in kanaat önderleri bunlara dört kolla sarıldılar. Ancak Doğu Hemşinlileri’ne gelince, bu topluluğun önemli bir bölümünün, Ermenilik olayıyla ilgili olarak, “inkâr”dan ziyâde “zorunlu” bir “takiye” yolunda oldukları söylenebilir.Ancak özellikle genç kesimde Ermenilik köklerini kabul ve ilân yaygınlaşmıştır son zamanlarda.

Kültür konusuyla ilgilli olarak belirtmemiz gereken noktalardan din konusuna gelince, Hemşinliler’in hepsinin geleneksel olarak Hanefî-Sünnî Müslüman olduklarını fakat genel itibariyle bakıldığında tutucu, köktenci ya da dindâr olmadıklarını söyleyelim. Hemşinliler’de siyasal, kültür ve yönelimler noktasına geldiğimizdeyse Hopa, Çamlıhemşin, Fındıklı ve Ardeşen Hemşinlileri’nin genel ve geleneksel olarak solda, Pazar -Xaç’ap’it’ istisna-, Hemşin, Çayeli ve İkizdere Hemşinlileri’nin sağda olduklarını söyleyebiliriz. Hemşinliler ve siyaset konusunda iki diğer önemli örnek olayı da notlayalım; ÖDP, 2004 yerel seçimlerinde Hopa’yı, bağımsız sosyalist aday İdris Lütfi Melek, son yerel seçimlerde Çamlıhemşin’i Hemşinliler’in blok oyları sâyesinde kazanmıştır. Hemşinliler’in komşu halkı Lazlar da genel olarak solda bilinsler de, seksen sonrasında önemli bir merkez sağa kayış gerçekleşti ve bu 90’lardan ve 2000’lerin ortalarından sonra önemli ivme kazandı. Son genel seçimlere baktığımızda, Lazlar’ın nüfusun yüzde 80’inden
fazlasını oluşturduğu Pazar, Ardeşen, Fındıklı, Arhavi ve Hopa’da AKP toplam oyların yarısını, CHP % 38’ini aldı.

Laz-Hemşinli İlişkileri

Hemşinliler’in komşuları deyince ilk akla gelen şüphesiz Lazlar’dır. Hemşinliler’in diğer komşularıyla da -Gürcüler ve Türkler- ilişkileri iyi değildir ve genel olarak izole bir hayat yaşarlar ancak Lazlar’la olan çekişmeleri çok ünlüdür. Onlarca ortak özelliği olan bu iki halkın çekişme, anlaşmazlık ve düşmanlıkları Hopa’da -özellikle liseli gençler arasında- kavgalara dahi sebep olabilmekte. Ancak şükür ki, Hopa’da devrimci örgütlerin yapıcı tavrı ve Hemşinliler’in nüfusunun kent merkezinde Hemşinli nüfusunun son otuz yılda artmış olması sayesinde durum artık geçmişe göre çok çok daha iyidir. Ancak eskiden, Lazlar, Hopa kent merkezine inen Hemşinliler’i kemikleri kırılıncaya kadar acımasızca döverlermiş ve rivâyet odur ki, Lazlar’daki “kalın kaburgalı Ermeni” tahkirinin referansı, ölümüne dayak yiyen Hemşinliler’in, kısa bir zaman sonra tekrar çarşıya sapasağlam inmeleridir. Hopa dışındaki bölgelerde Lazlar’la Hemşinliler arasındaki çekişme çok daha önemsizdir; ancak Çamlıhemşin’de hâlâ iki halkın pek ilişki geliştirmemiş olduklarını ve aralarının oldukça soğuk, neredeyse yarı yarıya olan nüfus sebebiyle de rekabetin kızgın olduğunu söyleyelim. Öyle ki Çamlıhemşin’in kuzeyinde yaşayan Lazlar’ın kent merkeziyle (Lazca; Vija) hemen hemen hiç ilişkileri yoktur ve bunlar çarşı için Ardeşen ve Pazar’ı tercih ederler.

İki halkın aralarının en iyi olduğu yerler Pazar ve Ardeşen’dir ve Pazar’da Laz-Hemşinli evliliklerinin oranı oldukça yüksektir. Ancak her yerde Lazlar, Hemşinliler’e kız vermeme ısrar ve ananesini inatla ve inançla sürdürürler. Lazlar, Hemşinliler’e, çok çalıştırılacağı ve kötü davranılacağı sebebiyle kız vermezler; ancak Hemşinliler’den sağlam ve çalışkan oldukları gerekçesiyle kız almayı desteklerler. Hemşinliler ise, daha iyi yaşayacağı inancıyla kızlarını Lazlar’a vermekte pek sorun görmezler.

Hemşinli ve Lazlar’ın biribirleriyle ilgili olan önyargı ve aşağılayıcı yakıştırmaları birbirine şaşırtıcı derecede yakındır. Lazlar, Hemşinliler’e Ermeni’den dönme deyip, gâvurlukla ve dinsizlikle itham ederken, Hemşinliler de, Lazlar’ı Megrel’den dönme diyerek aynı argümanlarla aşağılarlar. Lazlar’a göre Hemşinliler, kültürsüz, durgun zekâlı ve “köylü”dür (tahkir amaçlı sıfat olarak). Hemşinliler’e göre de asıl Lazlar, durgun zekâlı ve kültürsüz. Lazlar’a göre kendileri aydındır ve Doğu Karadeniz’de batı kültürüne en yakın halktır, Hemşinliler’e göre de kendileri böyledir. Bunların dışında Lazlar, Hemşinliler’i kavgacı millet olarak görür ve Hemşinliler bunu kabul etmezler ve kendilerini “efendi” (yumuşak huylu) olarak nitelerler. Hemşinliler de Lazlar’ı kavgacılık, agresiflik ve kan gütmekle suçlarlar ancak bu tip “mafyözö” özellikler Lazlar’ca reddedilmemekte ve tüm topluluklarda yaygın olarak bilinmektedir. Ayrıca belirtelim, Lazlar, Hemşinliler’e lakâp olarak “tiuça” derler, bu kara baş demektir ve Hemşinliler’in siyah saçlı, Lazlar’ın sarışın ya da kumral olmasından kaynaklanan açık ırkçı bir hakarettir.

Gonio’dan sürgün edilmiş Hemşinliler’in anılarında da, bu sürgünü Lazlar’ın Sovyet Hükümeti’ne dayattıkları şeklinde anılar var -Hemşinliler’in namaz kılmasından Lazlar rahatsız olmuşlar(!), ayrıca Hemşinliler’in yerlerini almak istemişler-.* Hâlbuki o dönem yirmi Laz ailesi de sürülmüştü, ancak bunlar Hemşinliler’den farklı olarak Stalin’in ölümünden sonra geri döndüler.

Hemşinliler de, Lazlar da “Rizeliyim” demezler, gerekmedikçe Rize’ye gitmezler. Ancak Lazlar’ın Rizeliler’e yaklaşımlarının Hemşinliler’den daha fanatik olduğunu, etnik, dil, dine bakış ve eskiden gelen sağ-sol ayrımları sebebiyle Laz-Rizeli ilşkisinin pek iyi olmadığını belirtelim. Gürcüler konusundaysa, Lazlar, Hemşinller’e
göre daha ılımlıdır.

Tüm bu saydığımız önyargı ve karalama içerikli sözlü literatüre karşın, Doğu karadeniz’de tüm halklar iç içe ve huzurlu bir şekilde yaşarlar. Hatta sorunların en büyüğünün halklar arasında değil, Batı Hemşinliler’in kendi arasında olduğunu da söyleyelim. Batı Hemşinlileri her yaz çıkılan, yaylalardaki şenliklerde, mutlaka alt grup kimliklerine göre sık sık gerilir ve kavgaya tutuşurlar.

Dış Hemşinliler

Bunlara Kuzey Hemşinlileri de denir. Baskılar sebebiyle Hemşin’i terk eden ve Samsun, Ordu, Trabzon ve Giresun’a yerleşen Apostolik Ortodoks Hıristiyan Hemşinliler’dir ve anadilleri Hemşince’dir. 1915 Ermeni Soykırımı’ndan sonra buraları da terk etmek zorunda kalmışlar, Rusya, Gürcistan ve Abhazya’ya yerleşmişlerdir. Önemli bir grup da Ermenistan’a yerleşti. Günümüzde bunların çoğu Rusya’nın Karadeniz kıyısında bir kent olan Krasnodar’da yaşarlar ve bir gazete çıkarırlar (Dzayn Hamshenakan/Hemşinlilerin Sesi). Sohum’da da bir Hemşinli gazetesi yayınlanıyor. Dış Hemşinli nüfus içinde Müslümanlar da vardır, bunların kökü İkinci Emperyalist Paylaşım Savaşı’ndan sonra Kırgızistan, Kazakistan ve Sibirya’ya sürülen Batum’daki on iki köyde ve Gonio’da yaşayan Hemşinliler’den gelir. Krasnodar’da ve Sohum’da Hıristiyan Hemşinliler’le beraber yaşayan az sayıdaki, sürgünden geri dönmüş Müslüman Hemşinli’nin (800 kişi deniyor), Ermeniler’ce dışlandıkları gözlemlenmiştir.

Kuzey Hemşinlileri, kendilerini diğer Hemşinliler gibi, “Homşetsi” adıyla değil de ya “Ordulu”, “Trabzonlu” gibi adlarla ya da Ermeni anlamına gelen “Hay”, “Haumyli”, “Heyi” gibi adlarla anarlar. Kuzey Hemşinlileri’nin toplam nüfusunun bir kaç yüz bin olduğu iddia ediliyor.

Dil

Doğu Hemşinlileri, Batı Ermenicesi’nin arkaik bir lehçesi olan Hemşince (Homşetsi Liz) konuşurlar. Batı Hemşinlileri’yse bunu bilmezler ve kendilerine özgü bir aksanla Türkçe konuşurlar. Bu Türkçe’deki harf değişimleri Ermenice’ye uygundur -e/a,i/u değişimleri ve çok sayıda Ermenice kelime barındırır. Gözlemlerime göre Çayelili Hemşinliler, bir kaç Ermenice cümle de kurabilmektedirler -daha çok küfür-. Hemşince, günlük hayatta, özellikle de genç kuşak arasında gittikçe aşınmaktadır ve yitmektedir ancak Hemşince için çalışma yapan yalnızca bir kaç insan söz konusu.

Hemşince, Türkçe, Arapça, Rumca ve Lazca’dan etkilenmiştir. Ayrıca diğer ilçelerdeki durumu bilmiyorum fakat, Pazar’da Laz-Hemşinli karma köylerinde yaşayan, özellikle de Laz çoğunluklu köylerde yaşayan Hemşinliler, Lazca konuşabilmekte ya da hafızalarında önemli oranda Lazca kelime ve cümleyi korumaktadırlar.

Hemşince’nin Sözlükçesi
yema – anne
dat – baba
dağa – çocuk
tef – el
açwil – göz
arga – diş
onguç – kulak
enkvi – kaş
berbuk – dudak
gadu – kedi
şun – köpek
ponlik – anahtar
aunk – tırnak
cucu – yılan
yes – ben
tun – sen
an – o
mek – biz
tuk – siz
aner – onlar
ka, axçke – kız
tsi – at
erguşapti – pazartesi
yerkşapti – salı
çörsşapti – çarşamba
hinkşapti – perşembe
upat – cuma
şapat – cumartesi
giyagi – pazar
ked – ırmak
mek – 1
ergus – 2
yek – 3
çörs – 4
hink – 5
oxte – 6
ute – 7
vetsa – 8
sone – 9
das – 10
tsen – ses
compa – yol
kur – kız kardeş
dun – ev
dzov – deniz
pon – iş
aakag – güneş
şad – çok
kar – taş
cincux – kuş
ğağ – fındık
kapç – hamsi
tszun – kar
anu udim – onu yedim
kezi haz genim – seni seviyorum

*http://www.serander.net/karadeniz-roportaj-ve-soylesiler/549-stalin-doneminde-surgun-edilen-hemsinliler-ile-soylesi-.html

Yararlanılan Kaynaklar:
Alt, Aliye; Tarihin ve Bugünün Aynasında Hemşin Ermenileri;Belge Yayınevi; İstanbul; 2002
Emiroğlu, Kudret & Aydın, Suavi; Antropoloji Sözlüğü (Hemşinliler maddesi); Bilim ve Sanat Yayınları
http://en.wikipedia.org/wiki/Hamshenis 18.08.2011 tarihinde erişildi.

Not: Hemşince kelimeler Hopa-Kemalpaşalı ve Ankara’da yaşayan bir grup genç Hemşinli’den derlenmiştir.

12.08.2011
Xunari / Atina