İşaretli Etiketlerin Anlamı Ne?

[ A+ ] /[ A- ]

fisleme

Sahag GÜRYAN
Agos Gazetesi

Şişli ve Samatya’da, çoğunlukla gayrimüslim vatandaşların ikamet ettiği apartmanların giriş kapılarına, üzerinde çarpı işareti bulunan etiketlerin yapıştırılması huzursuzluk yarattı.

Önce Şişli ilçesinde, Bomonti, Feriköy ve Kurtuluş semtlerinde görülen, daha sonra Fatih ilçesindeki Samatya’da da benzerleri tespit edilen etiketleri kimin, ne amaçla yapıştırdığı henüz bilinmiyor. Türkiye’nin demokratikleşme yolunda önemli adımların atıldığı bugünlerde, işaretlemenin korku yaratma ve provokasyon amacıyla yapılmış olması ihtimali üzerinde duruluyor.

Yeşil ve kırmızı etiketler

Etiketlere ilk olarak, İstanbul’da Ermenilerin yoğun olarak ikamet ettiği fiişli ilçesinde rastlandı. Bomonti ve Feriköy’de, hemen hepsinde Ermeni vatandaşların ikamet ettiği apartmanların sokak kapılarının üzerine, üzerinde çarpı (X) işareti olan yeşil etiketlerin yapıştırıldığı görüldü. Bomonti’de İzzetpaşa Sokağı’nda, Feriköy’de Savaş ve Kuyulubağ sokaklarında yeşil etiketlere yoğun olarak rastlanırken, Kurtuluş’ta Türkbey Sokak’ta bazı evlere üzerinde ‘N’ harfi bulunan kırmızı etiketlerin yapıştırıldığı tespit edildi. Yoğun bir Ermeni nüfus barındıran semtlerin başında gelen Samatya’da da benzer vakalar ortaya çıktı. Surp Kevork Ermeni Kilisesi’ne yakın sokaklardaki evlerin giriş kapılarına çarpı işaretli, yeşil ve sarı renkte etiketler yapıştırıldı.

Provokasyon amaçlı mı?

Türkiye kamuoyunun, ‘Kürt açılımı’ ile birlikte ülkede uzun yıllardan beri istenen ve beklenen kalıcı barış ortamının sağlanmasına ve Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleşme yolunda ilerlemesine kilitlendiği sırada, İstanbul’da gayrimüslim vatandaşların evlerinin işaretlenmesinin, gerginlik ve tedirginlik yaratarak barış ortamına gölge düşürmek isteyenler tarafından provokasyon amacıyla yapılmış olabileceği üzerinde duruluyor. 6-7 Eylül olaylarını, Maraş ve Çorum katliamlarını anımsatan etiketleme olayında, Türk, Ermeni, Rum ve Kürt nüfusun uzun yıllardır bir arada yaşadığı iki semtin seçilmiş olması dikkat çekiyor. Semt sakinleri etiketlerin hiç dikkatlerini çekmediğini belirtirken, bu tip provokasyonlara fırsat vermeyeceklerini belirtiyorlar.

ESP’den suç duyurusu

Konu ile ilgilenen sivil toplum örgütlerinden Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP), 18 Ağustos Salı günü, etiketlemenin yoğun olduğu sokaklardan biri olan Kuyulubağ’da bir basın açıklaması yaptı. Platformdan Ayşe Yumli Yeter, “Özellikle Kürt sorunun tartışıldığı bugünlerde demokratik çözümlere tahammülsüzlük var. Bu tahammülsüzlükler azınlıklar konusunda da yaşanmaktadır. Dolayısıyla Ermeni ve Rum halklarımız da baskı altındalar. Ezilenlerin Sosyalist Platformu olarak bu duruma seyirci kalamayız. Ermeni ve Rum vatandaşların yalnız olmadığını vurgulamak istiyoruz.”

“Yeni 6-7 Eylüller istemiyoruz”, “Ermeni halkı yalnız değildir” sloganları atan ESP’liler adına Ayşe Yumli Yeter’in okuduğu basın açıklamasında, “6-7 Eylül olayları hâlâ belleğimizdeki tazeliğini koruyor. O kara günlerde, tıpkı bugünkü gibi, Rum ve Ermenilere ait taşınmaz mülklere çarpı konup daha sonra yağmalanmıştı. Türkiye tarihinin en kara günlerinden biri yaşanmıştı. Bu leke halen temizlenmiş değil, 6-7 Eylül’ü gerçekleştiren zihniyet bugün de işbaşında. Sessiz kalmayacağız, bu olayın peşini bırakmayacağız” ifadeleri yer alıyordu. Basın açıklamasının ardından, Avukat Sezin Uçar da bir konuşma yaparak, “Gayrimüslim vatandaşların ağırlıklı olarak yaşadıkları semtlerde evlerine çarpı işareti konduğunu öğreniyoruz. Bunları yapanlar kamu huzurunu ihlal etmekte ve halkı kin ve düşmanlığa sevk etmektedir” dedi. ESP’liler, açıklamaların ardından, fiişli Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.