Erivan Radyosu’nun 8 Kürtçe kaydı klasik müziğe uyarlandı

[ A+ ] /[ A- ]

Ferid Demirel

Yaklaşık 8 ay önce Kürt Alman Kültür Enstitüsü’nün (Deutsch-Kurdisches Kulturinstitut) 900’ü aşkın şarkıyı barındıran Kürtçe müzik arşivini yayınlamısının ardından, bu yüzlerce şarkının içinden 8 şarkı seçilerek, Klasik Müzik formatına göre yeniden yorumlandı.

“Dîsa” (Yeniden) adındaki bir proje ile dinleyicilere ulaştırılan bu şarkılar ilk etapta Enstitü’nün Youtube kanalında yayınlandı.

Projede, Hovannes Badalyan’ın dört (Romanî, Hoy Narê, Leylo Xanê, Keleşo), Bêmale Keko (Navê Lenîn), Dawitê Xilo (Lêb Canê) Aslika Qadir (Kewên Gozel) ve Sûsîka Sîmo’nun (Lenîn Rabû Em Rizgar Bûn) birer şarkısı bulunuyor.

Özkan Öztaş’ın yapımcılığını üstlendiği çalışmanın müzik yönetmenliğini Çukurova Senfoni Orkestrası’nın Başkemancısı Yusuf Yalçın yaptı.

Parçaları Nazım Ensemble’in çaldığı proje ile ilgili olarak Öztaş, bianet’e konuştu.

Denbêjlik çalışmaları sırasında oluşan kıvılcım

Daha önce Almanya Kürt Enstitütü’nün dinleyicilerle buluşturduğu çalışmanın akabinde bu çalışmalara daha nasıl yorumlar katabiliriz, nasıl yeniden üretme şansı bulabiliriz diye düşünmüştük. Bir yandan da gezdiğim yerlerde kişisel olarak dengbêj kayıtları tutuyorum. Kars’ın Digor ilçesinde, bir köyüdeki kayıt sırasında bir dengbêj Erivan’dan bir eser söyledi. Kaydı nereden dinlediniz diye sordum. Sovyet dengbêjlerine ait, Erivan radyosuna ait, konservatuar dengbejleri gibi bir şey söylemişti. Ben de bunun ne manaya geldiğini sorduğumda, ‘dengbêjlerin mekteplisi oluyor’ bunlar demişti. Bu beni şaşırtmıştı. Geleneksel dengbêj kültüründen beslenen bir amcaydı bu. Konservatuar kelimesini ilk Erivan Radyosu’ndan duymuştu diye tahmin etmiştim. Bütün bu çalışmalar kıvılcımı çaktı.

“Akabinde Çukurova Senfoni Orkestrasının Başkemancısı Yusuf Yalçın beyle konuştuk, nasıl yapabiliriz diye. Aklımıza gelen ilk şey şuydu, bu şarkıları orijinaline sadık kalarak okuyalım. Bunları başka bir ses sanatçısının yeniden yorumladığı bir şey olarak da düşünebilirdik. Ama bu haliyle yapmayı düşündük. Aslında bu ezgilerin kayda alındığı halleri, orijinal halleri klasik biçime çok uygun. Armonik yapıları açısından, biçimleri açısından klasik biçimlere çok yakın örnekler bunlar. Çok sesli, korolar giriyor, enstrümanlar batı biçimiyle. Ama biz bunu bugünkü güncel bir hal ile yorumlamak istedik.

Üç kriterimiz vardı

Eserleri seçerken üç kriterimiz vardı. Birincisi, Kürt kültürü ve tarihi açısından tarihsel olarak öne çıkan eserler. İkincisi Erivan radyosu olan söz konusu, politik öğeler var. Lenin geçiyor. Başka şeyler var. Bunlar tırnak içinde Erivan Radyosu’nu Erivan Radyosu yapan şeyler. Bir diğeri de orkestrasyonu açısından, notaların yeniden yazımı açısından klasik müziğe uydurulması. Bu üçünü gözetmeye çalıştık. Önce 40 ezgi eledik, yüzlerce eserden. Daha sonra da 8’e düşürdük.

Dîsa’nın iki manası var

İki tane manası var. Birincisi bunları yeniden yorumlamaya çalışıyoruz. Bir yandan da Erivan Radyosu, Sovyetlerin, sosyalizm kültürünün Kürt halkı ile buluşması… Oradaki nüans, etkileşim bizim için önemli. Esasında bunu yeniden buluşturabilmenin çabası olarak okuması diyebiliriz.

Her yerde ve herkesin ulaşmasını istiyoruz

Dijital olarak paylaşılacak. Esasında bizim temel motivasyonumuz en kolay şekilde ulaşılabilmesi. İlerleyen günlerde diğer platformlarda paylaşılacak. Ücretsiz olarak paylaşılması amacını taşıyoruz. İnsanlar buna ulaşmak için ek bir engel aşmamalı. Direkt olarak ulaşmalı. Bizim Kürt emekçilerin ortalamasına baktığımız zaman, tarım emekçisi, batıya gidiyorlar türlü şeylerle uğraşıyorlar, linç falan. İnşaat işçileri şantiyelerde. İsteğimiz bulundukları yer neresi ise istedikleri yerlerden rahat bir şekilde ulaşılması.

Kaynak: Bianet