İndirimsiz,iyi halsiz…

[ A+ ] /[ A- ]

nevin-yildirim_3659

Diren Cevahir Şen

25 Mart günü Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki karar duruşmasında katılmak için Yalvaç’taydı feministler, avukatlar, kadınlar. Nevin’i görürlerse, seslerini duyururlarsa belki biraz olsun mutlu olur diye düşündüler. Adana’dan,Antalya’dan ve İstanbul’dan geldiler içilerinde tarifi olmayan duygularla…

Her türlü ihtimalin düşünüldüğü ve neticenin teknik olarak aşağı yukarı tahmin edildiği koşullara rağmen daha iyisi olsun diye dualar edildi.

Peki ne oldu?

Nevin iyi hal ya da başkaca bir indirim olmaksızın müebbet hapis cezası aldı. Savcı ‘sanığın fiili canavarca hisle işlenmiş bir cinayettir’ dedi ve yine ağırlaştırılmış müebbet istedi. Kadın katili erkeklere uygulanan haksız tahrik ve iyi hal indirimlerinin esamesi dahi okunmadı.

Nevin’le dayanışmak için oraya gelen kadınlar,başsavcının sözlü talimatı ile ve her türlü illegallikle adliyeden içeri dahi sokulmadıkları gibi polis şiddetine maruz kaldılar. Avukatlara ve kadınlara ‘burası benim,ister alırım ister almam’ diyerek adliye binasını yasak eden erkek savcı da böylesi durumlarda kendini iyice açık eden erkek dayanışmasının somut bir örneğini gösterdi.

Nevin döpiyesler,takım elbiseler içinde çıksaydı hakim karşısına sonuç değişir miydi bilinmez ama Nevin’in onun da deyimiyle ‘yaşadığı hiçbirşeyi gönüllü yaşamadığı’ bir hayatı vardı sadece. Bunu ne komşuları önemsedi ne yargı ne de devlet.

‘Sen doğur biz bakarız’ cıların adaleti O’na müebbeti hak gördü yaşadığı hayata dönüp bir bakmadan. Aynı erk aynı zamanlarda karısının boğazını keserek öldüren bir erkeğe ise iyi hal indirimi uyguladı. Bu iyi haller nedense hep erkeklerde görüldü, tahrik edilenler nedense hep erkekti.

Sistematik olarak erkeğin her türlü şiddetine maruz kalıp meşru müdafaa koşullarında erkek öldürmek zorunda kalan kadınlar söz konusu olduğunda erkek yargı devreye girdi ve adeta öc aldı. Kocası tarafından kemerle boğulmak üzereyken nefes nefese eline geçirdiği bıçakla kendini koruyan kadının aylarca ya da yıllarca ne yaşadığına bakılmadı.

Nevin’in gönülsüzce yaşamak zorunda kaldığı hayatı bir an olsun zihninden geçiren ortalama bir kişi hem Nevin’in hem de onun yaşadıklarına benzer şeyler yaşayan tüm kadınların nasıl bir haksızlığın ortasında olduğunu ve bu ülkede kadın olmanın ne denli zor bişey olduğunu anlayacaktır aslında.Bu o kadar zor değil ve olmamalı.

Ve fakat herkes kadınların yaşadığı onca haksızlık,adaletsizlik karşısında ya kadını suçlayan bir yerde duruyor ya da kör, sağır ve dilsiz.Kadınları cinsel saldırıya uğradıklarında jandarmaya gitmemekle, durumu anlatmamakla  suçlayanlar, kadın katledenler türlü ceza indirimleri alırken erkek adaleti acaba  ne kadar sorguluyor?

Nevin mahkum nakil aracının içinden hepimize el sallarken biz dışarıdakiler kocaman bir çaresizliğin içinde sadece göz yaşı dökebildik. Ama şunu da anımsatalım.Dışarıda gözü yaşlı da olsa milyonlarca kadın var. Ve o kadınlar hergün biraz daha büyüyorlar dayanışmayla.