Avcılar’da kendisinden ayrılmak isteyen kız arkadaşı Rabia Kaçmaz’ın boğazını ve tüm bedenini falçatayla keserek tecavüz eden ardından öldürdüğünü düşünerek Firuzköy Gölü kenarına atan ve üzerinden arabayla geçen tutuklu sanık Emre Çiçek, 3 ayrı suçtan toplam 53 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Kararın açıklanmasının ardından konuşan Rabia Kaçmaz, “Bana yaşattıklarını verilen ceza unutturamaz ama bir nebzede olsa yüreğime su serpildiği için mutluyum. Bugün rahat uyuyacağım” dedi.
Rabia Kaçmaz’ın avukatı Nor Zartonk’lu Diren Cevahir Şen beyanında, “Diğer sanık Yunus bu fiile katkı sunup iştirak etmiştir. Rabia’nın öldü diye çuvala ve ardından olay yerinden taşınarak aracın bagajına konması sanık Yunus’un katkısı ile olmuştur. Fiilin icrasını kolaylaştırmıştır. Rabia daha fazla kan kaybetmiştir. Rabia aslında o gün orada ölmüştür. Fiil sanık açısından tamamlanmıştır. Bugün şans eseri aramızdadır. Biz bugün onun nasıl yaşadığına hayret ediyoruz. Sanık Emre’nin en üst sınırdan ceza almasını istiyoruz.” dedi.
Avukat Şen ayrica “Yunus Kıldır da suça istirak ettiğinden, onun da suça iştirakten en üst sınırdan ceza almasını istiyoruz. Emre Çiçek canavarca hisle kasten öldürme suçunu tamamlamıştır. Öldü zannederek müvekkilimizi göl kenarına bırakmıştır. Olay yerinde de zaten defalarca ölüp ölmediğini ayağıyla, balta sapıyla kontrol etmiştir. Sanık Emre Çiçek günler öncesinden hazırlık yapmıştır. Bir çanta içinde plastik kelepçe, falçata, başka bir bıçak, bağlamak için ip hazırlık yapmayan birinin yanında taşıyacağı şeyler değildir. Bu hazırlığı onun en yakın arkadaşı Yunus Kıldır’ın da bildiğini düşünüyoruz. Zaten tanık beyanları ortaya çıkarmıştır ki, sanım Emre Çiçek ile sanık Yunus Kıldır’ın yedikleri içtikleri ayrı gitmemektedir ve Emre Çiçek mahallede birkaç gün sonra herkes bende bahsedecek diye konuşmuş, tanıklardan silah istemiştir. Ayrıca Yunus Kıldır her celse birbirinden çelişkili ifadeler vermektedir. Kendisini kan tuttuğunu, orada durmadığını ve hemen ayrıldığını söylemektedir. Ancak herkesçe bilineceği üzere kan tutan birinin kanın gövdeyi götürdüğü bir alanda anında düşüp bayılması gerekir. Sanık Yunus Kıldır, suçtan kurtulmak için yalan söylemektedir.” diye ekledi.
Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanık Emre Çiçek Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) bağlandı. Sanık Çiçek savunmasında, cinsel saldırıda bulunmadığını iddia ederek, “Yaralama olayı oldu, çok pişmanım. Ben Rabia Kaçmaz’ın saçının teline dokunmazdım. Keşke ben yaralansaydım, aylardır cezaevindeyim. Asıl mağdur benim” dedi.
Mağdur Rabia Kaçmaz Emre Çiçek’in bu sözleri üzerine sinir krizi ve baygınlık geçirdi. Kaçmaz daha sonra duruşma salonundan çıkarıldı. Sanık Emre Çiçek’in avukatı Engin Cem ise mağdur da cinsel saldırı bulgusunun rastlanmadığının raporlarda görüldüğünü ileri sürdü. Çiçek’in avukatı, “Müvekkilimin çuvalın ağzını açması, canavarca hisle öldürmediğinin göstergesi. Canavarca olsa yaralarını yemeye çalışırdı” dedi. Sanık avukatının bu savunması üzerine mahkeme salonunda gergin anlar yaşandı.
Kararını açıklayan mahkeme heyeti sanık Emre Çiçek’in “Canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürmeye teşebbüs etme”, “Cinsel saldırı” ve “Cinsel amaçla hürriyeti kısıtlama” suçlarından toplam 53 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verdi. Heyet, Emre Çiçek’e yardım eden sanık Yunus Kıldır’ın ise “Hürriyeti yoksun kılma” suçundan 8 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına hükmetti.
Duruşmanın ardından adliyenin önünde basın açıklaması yapan şikayetçi Rabia Kaçmaz, “Bana yaşattıklarını verilen ceza unutturamaz ama bir nebzede olsa yüreğime su serpildiği için mutluyum. Bugün rahat uyuyacağım” dedi.