BİA Haber Merkezi
Dışişleri, Adalet ve İçişleri bakanları AİHM’deki Hrant Dink savunmasının telafisi ve dostane çözüm yolları için toplandı. Ailenin avukatı Çetin, “Teknik olarak mümkün değil; aile de sıcak bakmıyor” diyor.
Hükümet Türkiyeli Ermeni gazeteci Hrant Dink’in öldürülmeden bir hafta önce Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) açtığı davada, Türkiye’nin Dink’i “Nefret söylemi” ve “halkı tahrik etmek” ile suçlayan savunmasını telafi etmek için yol arıyor.
Gazete haberlerine göre Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay dün bir toplantı yaptı. Toplantıda “dostane çözüm” yoluna gitme kararı çıktı.
Öneri Başbakan’a sunuldu
Toplantıda alınan “Savunmayı benimsemediğimizi tek taraflı deklerasyonla duyuralım ve mahkemeye dostane çözüm önerelim” kararını Recep Tayyip Erdoğan’ı Subayevleri’ndeki konutunda ziyaret ederek aktaran Bakan Ergin, gazetecilere şu açıklamayı yaptı:
“Toplantıda AİHM’de yapılmış olan savunmanın uygun olmadığı, Türkiye’nin bu savunmanın arkasında durmasının doğru olmayacağı görüşü ortaya çıktı. Hrant Dink, kutsal olan yaşam hakkı korunamayarak hayatını kaybetti. Bu realiteden hareket ederek mahkemeye Türkiye’nin bir tek taraflı deklarasyonda bulunması ve dostane çözüm önermesi gündemde.
“Teknik çalışmalar Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılıyor. ‘Devlet olarak yapmamız gerekenleri tam anlamıyla yerine getiremedik’ anlamını taşıyacak bir metinle müracaat bu. Bundan önce AİHM nezdinde yapılan savunmayı da pratikte ortadan kaldıracak, belli noktada sorumluluğu üstlenecek bir savunma verilecek. Bununla beraber devletin yapacağı yeni başvuru Dink ailesinin manevi açıdan sıkıntılarını tazmin etme noktasında olabilecektir ama bunun dışında davada maddi tazminat talebi de var. Maddi tazminat talebini de muhtemelen mahkeme içtihatlarına uygun olarak değerlendirecektir.”
Çetin: Mümkün değil!
Dink ailesinin avukatı Fehriye Çetin ise üç bakanın toplantısı sonrası alınan kararla ilgili şunları söyledi:
“Kuşkusuz hükümet böyle bir teklifte bulunabilir ama hem teknik olarak bunun süreci geçti hem de aile buna sıcak bakmıyor. Hrant Dink sağlığında ifade özgürlüğü kapsamında müracaatta bulundu, çok kısa bir süre sonra ne yazık ki bir suikast sonucu öldürüldü. Buna yaşam hakkının ihlali de eklendi. Dostane çözüm Hrant Dink yaşasaydı belki de mümkün olabilirdi; şu aşamada bu mümkün değil.”