Ombudsman Doğru Mu Söylüyor?

[ A+ ] /[ A- ]

Özgür MUMCU
Radikal

Kamu başdenetçiliğine, daha popüler olmuş adıyla ombudsmanlığa seçilen Nihat Ömeroğhı doğru söylüyor mu? Galiba söylemiyor. Ömeroğlu, Hrant Dink’in Türklüğe hakaret ettiğine dair verilen kararı onayan Yargıtay Ceza Genel Kurulu üyelerinden biriydi. Kendisine bu konuda eleştiriler yöneltilince Radikal’e konuştu. Deniz Zeyrek’in 30 Kasım tarihli haberinde şunları söylüyordu Ömeroğlu: “Dosyadaki ismin Hrant Dink olduğunun farkına bile varmadım. Zaten isim Hrant bile değildi Fırat Dink diye yazıyordu.” Haliyle açıp altında Ömeroğlu’nun imzası olan Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararına bakıldı.

Kararda şu yazıyordu: “Sanık Fırat Dink, Türkçe ve Ermenice olarak yayın yapmakta olan, yaklaşık beş bin tirajlı haftalık siyasi ve aktüel Agos gazetesinin genel yayın yönetmeni ve köşe yazarıdır. Yazılarını gazetenin onuncu sayfasındaki Şapparigce isimli köşede yayımlamakta ve bu yazılarında Hrant Dink adını kullanmaktadır.” Ömeroğlu’na hatırlatalım kararın esas numarası 2006/9-169, karar numarası ise 2006/184. Belki ara sıra verdiği kararları okuyup hatırlamak kendisine iyi gelir.

Ömeroğlu, ya kararı okumadan imzaladığı ya da doğru söylemediği ortaya çıkınca, Radikal’e verdiği demeci unutarak 8 Aralık tarihli Habertürk gazetesine yeni bir açıklamada bulundu. Bu defa şunları söyledi sayın ombudsman: “O dönemde yasa neyi gerektiriyorsa ona göre karar verdik. Bu kararın ısrarla doğru olduğunu da iddia etmiyorum. Ancak yasa bunu gerektiriyordu.” Yani 30 Kasım günü hatırlamadığı Hrant Dink’i, 8 Aralık günü aniden hatırlamıştı Sayın Ömeroğlu.

Oysa bütün memleket kararın Hrant Dink hakkında olduğunu bilirken, altında kendi imzası olan kararın sanık bölümünde açıkça Fırat (Hrant) Dink yazarken, verdiği kararın Hrant Dink hakkında olduğunu bilmediğini ileri sürmekte bir sakınca görmemişti.

Muhtemelen telaşla belki ombudsman seçilmesi son dakikada bir aksiliğe kurban gider diye düşündüğünden açıkça, gözlerimizin içine bakaLaka Hrant Dink hakkında verdiği kararın Hrant Dink hakkında olduğunu bilmediğini söyleyebildi bu kişi. Seçilip de Meclis’te yemin edip göreve başladıktan sonra rahatladığı için olsa gerek, birdenbire kararın Hrant Dink hakkında olduğunu hatırladı. Hatırladı hatırlamasına ama bu defa da suçu kanuna atıyor.

Sanki kanunu o şekilde yorumlaması hukuki bir gereklilikmiş gibi konuşuyor. Oysa Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda verilen karara katılmayıp, karşı oy yazanlar vardı. Bilirkişi raporu Hrant Dink’in suç işlemediğini söylüyordu. Yargıtay Başsavcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu Dink hakkında verilen mahkûmiyet kararının bozulması gerektiğini düşünüyordu. Bunu düşünmekle kalmamış, karara itiraz da etmişti. Zaten Ömeroğhı’nun da üyesi olduğu Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na dava bu şekilde gelmişti.

Yani birçok hukukçu, kanunu Ömeroğlu’nun yorumladığı gibi yorumlamıyordu. Zaten daha sonradan Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi de Ömeroğlu’nun altında imzası bulunan kararının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini ihlal ettiğine karar verdi. Yani sayın ombudsmanın söylediği gibi o dönem ‘yasa öyle gerektirmiyordu’. Karşımızda verdiği karardaki sanığın kim olduğunu bilmediğini ileri sürecek kadar karşısındakini ahmak zanneden biri var. Karşımızda ombudsman olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni rehber alacağını söyleyen tescilli bir Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ihlalcisi var. Karşımızda Hrant Dink’e ölüm yolunu açan bir yargı sürecindeki payını eleştirenlere “Bu oyu kullanmamdan dolayı yargısız infaza tabi tutuluyorum” diye isyan eden biri var. Ömeroğlu, Dink davası konusunda doğruyu söylemedi. Meclis’te ne üzerine yemin etti bilemem ama bundan sonra doğru söyleyeceğine nasıl inanalım?