BİA Haber Merkezi
Gazeteci Metin Göktepe’yi mezarı başında ananlar arasında Nükhet İpekçi ve Arat Dink ile TGC’den Olcayto da vardı. TGS’den Turgut, tüm gazetecilerden örgütlenmelerini istedi. Fadime Göktepe, “Siz gençleri gördükçe Metin’i görüyorum” dedi.
Gazeteci Metin Göktepe, öldürülüşünün 15. yılında İstanbul Esenler’deki mezarı başında, ailesi, meslektaşları ve Emek Partisi (EMEP) üyelerince anıldı.
Göktepe’nin mezarı mimar Cengiz Bektaş’ın projesiyle yeniden inşa edilirken, anmaya katılan herkes mezara bir çakıl taşı koydu.
“Metinler ölmez Evrensel susmaz”, “Hepimiz birer Metin’iz” sloganlarının ardından ilk olarak konuşan Metin’in annesi Fadime Göktepe, “Siz gençleri gördükçe Metin’i görüyorum. Hepiniz, onu unutmadığınız ve mücadelesini sürdürdüğünüz için benim için birer Metin Göktepe’siniz” dedi.
8 Ocak’taki anma törenine, Milliyet gazetesinin genel yayın yönetmeni iken katledilen Abdi İpekçi’nin kızı Nükhet İpekçi, katledilen Agos gazetesi genel yayın yönetmeni Hrant Dink’in oğlu Arat Dink, gazeteci Nevzat Onaran, gazeteci Ahmet Şık, yazar Adnan Özyalçınar, gazeteci-yazar Nazım Alpman, Haber-İş, Eğitim Sen, Tüm Bel-Sen şube yöneticileri de katıldı.
Günlük Evrensel gazetesi genel yayın yönetmeni İhsan Çaralan, polisin Göktepe’yi katletmesinden sonra kamuoyu vicdanının zaman zaman Türkiye’yi yokladığını, Göktepe davasında bu vicdanı net bir şekilde gördüklerini söyledi.
Aynı vicdanın Dink cinayetinde de ortaya çıktığını ifade eden Çaralan, bugün ise aynı kamuoyu vicdanının yeni yapılan düzenlemeyle Hizbullah tetikçilerinin salıverilmesini de gördüğünü kaydetti.
“İyi gazeteci olunacaksa, kamuoyunu aydınlatma ve topluma sahip çıkacak duyarlılıkta olunması gerekmektedir. “Bugün genç gazeteciler Metin Göktepe’nin yolundadır.”
Olcayto: Gazeteciler Örgütlenmeli
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkan vekili Turgay Olcayto da, 15 yılda basın sektöründe çalışanların durumunun değişmediğini belirterek, “Çalışanlar üzerindeki yoğun baskı değişmedi, polisin gazetecileri tehlike görme durumu hiç değişmedi. 50 arkadaşımız hâlâ demir parmaklıklar arkasında. 4 bine yakın dosya da soruşturma aşamasında. Halkın bilgi edinme hakkı olan basın özgürlüğünün olduğunu söyleyebilmek mümkün değil” dedi.
Hak haberciliği yapan, yurttaş haberciliği yapan genç arkadaşlarının kendilerine umut verdiğini söyleyen Olcayto, “Metin ışıklar içinde yatsın” dedi.
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Yönetim Kurulu üyesi Alper Turgut ise o zamanlar toplumsal olaylara bakan bir avuç gazeteci olduklarını, o zamanki örgütsüzlüğün hâlâ devam ettiğini kaydetti. Turgut, bütün gazetecilerin örgütlenmesini istedi.
İHD Kayıp Komisyonu adına konuşan Maside Ocak, “Bugün burada Metin’i anarken Cumartesi Annelerinin sesinin olmaması eksik kalırdı. Çünkü Metin Cumartesi Annelerinin, kayıp eylemlerinin sadece takipçisi değildi, çünkü o yüreğiyle bizim yanımızdaydı. Bugün hem Hasan Ocak’ın kız kardeşi olarak hem İHD Kayıplar Komisyonu olarak hem de Cumartesi Anneleri adına Metin’i bir kez daha saygıyla anıyorum” diye konuştu.
EMEP lideri Levent Tüzel ise “Bir kez daha ülkemizde haber alma hakkının, basın özgürlüğünün, militan gazeteciliğin örnek bir insanı Metin Göktepi’yi anmak üzere bir aradayız” dedi.
Sadece Metin’i katleden gerçek katillerin değil Hrant’ı, Musa Anter’i, Abdi İpekçi’yi, Uğur Mumcu’yu katleden katillerin de yargılanmasını istediklerini ifade eden Tüzel, “Metin’in davasının peşinde olduk, bütün Türkiye kamuoyu olarak. Sonuç olarak bir takım insanlar yargılandı ama yargılanmayanlarda vardı. Başbakanı, İstanbul Emniyet Müdürü ve o emri verenler” dedi. (EÖ)